Yaklaşık 30 yıl önce gazeteciliğe başladığım ilk yıllarda kaleme aldığım bir yazımda “Yeni Dünya Düzeni Yahudi Yutturması” başlığı ile İsrail’in Dünya üzerinde oynamış olduğu bir oyuna dikkatleri çekmiştim.
Nazi Almanya'sı döneminde Hitler’in hiçbir zaman inanmadığım sözde Yahudi soykırımı sonrası yine sözde Yahudilerin bugünkü İsrail devletinin kurulduğu Filistin’e göçe zorladığı hikayesini mutlaka biliyorsunuzdur.
Bugün gördüğümüz ve bir projeden ibaret olduğunu iyice algıladığımız Yahudilerin Filistin’e göç meselesinin altında bir Yahudi oyunu olduğu ve İsrail devletinin temellerinin atılması hedeflendiği çok net anlaşılmıştır.
İşte “Yeni Dünya Düzeni Yahudi Yutturması” dememdeki asıl mesele: yazılan senaryo ve Dünyanın gözü önünde cereyan eden bir filmin açık tezahürüdür.
Sözde inanışlarına göre kendilerine Kudüs’ü mukaddes sayan Yahudiler Almanya gibi Avrupa ülkelerinde rahat bir yaşam sürerken, Filistin topraklarında yaşamın zor olacağı gerekçesiyle göç etmeyen Yahudiler Hitler’in sözde soykırımı oyunu ile Filistin topraklarına göç ettirilmiş ve İsrail devleti kurulmuştur.
Önce parayla alınan ve yavaş yavaş yerleşilen Filistin’de daha sonra işgal faaliyetleri yürütülmüş ve tüm Filistin Toprakları neredeyse işgal edilmiştir. Oynanan oyun, ortaya konan film ve yazılan senaryo iyice okunduğunda hedeflenenin net bir şekilde önümüze çıktığını görmekteyiz.
Osmanlı hakimiyeti altında alınamayan Filistin, Osmanlı sonrası kurulan tezgahlar ve ortaya konan oyunlar sonucu alınarak İsrail devleti kurulmuş ve Yahudiler bölgedeki Müslümanlara adeta kan kusturmuştur. İzlenen asimilasyon, soykırım, göçe zorlama ve benzeri faaliyetler dur durak bilmeden devam etmektedir.
İşte İsrail, Filistin’i tamamen yok etme politikası sonucu tüm dünyanın gözleri önünde her türlü orantısız güç kullanımını mubah görmekte ve savaş suçu işlemektedir. “Terör devleti İsrail” derken çocuk, kadın, yaşlı veya masum dinlemeden yaptığı katliamlardan ötürüdür.
Savaşın da bir kuralı olmalıdır. Savaş adı altında mazlumlara yönelik katliam politikası gütmek barbarlık, insafsızlık, vandallık ve insan olmayışın bir sonucudur.
Tarihsel sicili kabarık ve dünya milletlerinin başına bela olan Siyonizm, günümüzde de her türlü tezgahı kurmakta ve dünyanın başına her türlü belayı açmaktadır.
Kendilerini üstün ırk gören yine kendilerinden başka hiçbir topluma yaşam hakkı tanımayan bir anlayışın temsilcisi olan İsrail Dünya’ya benzin dökmekte, adeta dünyayı bir üçüncü dünya savaşına doğru götürmektedir.
Tüm dünyanın bir avuç İsrail’in Dünya’yı ateşe sürüklemesi konusunda uyanık olması gerektiği uyarımı yaparak yazıma son vermek istiyorum.
Kalın sağlıcakla…