BU YEREL(MAHALLİ) YONETİM SEÇİMİ SENİN VE AKSARAY'IN SEÇİMİ
31 MART'TA AKSARAY'IN ŞAHLANIŞI KARAR SİZLERİN!
Ramazan-ı Şerifinin ülkemize hayırlar getirmesini diliyorum, Ramazan ayı, Rahmet ve Mağfiret ayıdır, küskünlerin barışması ve birlikteliğin ayıdır.
31 Mart yere(mahalli)l yönetim seçimleri, Aksaray için bir geçiş dönemidir.
Bu Rahmet ve Mağfiret ayında kimseyi incitmek istemem, benim meşrebim ve terbiyem buna müsait değildir...
Ama gel gelelim benim gazeteci ve yazar olduğumu ve asparagasa asla yer veremeyeceğimi birilerinin bilmesini ve ona göre davranılmasını isteğimin göstergesidir.
Bizim olaylara ve bakış açımız çok farklıdır, bizler Aksaray'ın "gören gözü ve haykıran sesi" olmak için var olduğumuzun kanıtıdır. Biz hiç bir zaman kimselere ram olmadık, objektif olaylara kararlılıkla görevimizi layıkıyla yapmaya gücümüzün yettiği kadar devam etmeye kararlıyız. Gazeteci gören gözdür, hiç bir şey kaçmaz...
Gazeteci hiç bir kimsenin güdümünde değil ve olamazda, ama sanırım birileri bizim onlara yardakçılık yapmaya meyil göstermeyi hedeflemektedir, bizim için dürüstlük esastır.
Gazetecilik kolay bir meslek değildir, önemli olan, haklıyı ve haksızı ayırt etmektir.
Yani bu demektir ki, biz gazeteciler şakşakçı değiliz, bunu böyle bilmenizde yarar görmekteyim...
Bizim görevimiz çok zor bir görevdir ve kimse kusura bakmasın biz doğruya, doğru yanlışa yanlış deriz...
Önemli olan haksızlık yapanlara göz yummamaktır, hata yapanları kalemimizle uyarırız, uyarmak bizim mukaddesatımızdır, demedi deyin...
Bizim gazetecilik anlayışımız uyarmaktır, yok uyardığımız halde yanlış tavırlarına devam ederlerse; kimse kusura bakmasın ve bizde gereğini yaparız, hiç kimsenin bu konuda kuşkusu olmasın...
Lafı fazla uzatmadan asıl meselemize gelelim ve bizim kalemimiz dobra dobradır ve bizler ne yazacağımızı elbette iyi biliriz ve kimselerin kimsesi de değiliz, bunu böyle bilmenizde yarar görmekteyim...
Bazı gerçekleri yazdığımdan dolayı bazı vatandaşlarımız üzerine alınabilir!..
Aksaray tam iç Anadolu Bölgesinin ortasında Olan bir şehir, her gelen fırsat elden gitmiş ama her ne hikmetse; bizimkiler uyumaya devam ediyor. Aksaray'ın geleceği organize fabrikaların işini ve maliyeti kolaylaştıracak yük treni her yerde olur ama Aksaray'ın düz arazisinde olmaz. çünkü bizim beyler hep yatışta ve yatmaya devam ediyorlar...
Belediye başkanı olmayıp aday olanlar bile proje bazında ve Aksaray için proje üretmişken, maalesef şuanda görevde olanlar her ne hikmetse düşünemiyor...
Kaç dönemdir fırsat verilen, iktidarda olup her türlü imkanı olan, her türlü güce sahip olan bir iktidar partisi, ne gariptir ki, Aksaray'ın tek hizmet almayan ama Ak Parti'den vazgeçmeyen sebebi Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ı sevmek, ayrı hizmet etmek ve ben yaptım olacakla olmuyor...
Aksaray'ın Vekilleri ve Belediye başkanını Genel Merkez gönderir, vatandaşların teveccühleri hangi tarafa meyilliyse elbette tercihini o yöne belirler ve sandığa gidince vicdan muhasebesini yapar ve ona göre oyunu kullanır...
Aksaray'ın aziz vatandaşlarından oy isteyen iktidar veya ana muhalefet, fark etmez, bize oyunuzu verirseniz biz size iyi hizmet vereceğimizin teminatıdır...
Aksaray seçmeni diyor ki, tamam biz size oyumuzu verelim lakin sizlerden hizmet göremiyoruz, ama vatandaşlarımız diyorlar ki, bizler milletvekili ve Belediye Başkanlarını seçiyoruz, ama seçim bittikten sonra her şey Arap saçına döndüğünü gözlemliyoruz ve buda bizim görevimiz olarak görüyoruz...
Türkiye'de tek hizmet almayan gelişmiş bir köy misali, Vekiller sadece bakanlarla fotoğraf çektirir onlarla hava atarlar ama, Aksaray'ı adam yerine koysaydınız bir devlet hastanesi daha olurdu.
İlimizin Valisi kendi çevresiyle bir şey yapmaya çalışır ve belediye başkanı başka illerin vekillerine bir şeyler yaptırmaya çalışır, vatandaş hizmet bekler...
İyi düşün karar verin, vereceğiniz azimli karar, Aksaray'ın kaderi olsun 22 yılda alamayacağın hizmeti 4 yılda almanız temennilerimle ve bir dahaki yazımda görüşmek dileğiyle Sizi Rabbime Emanet ediyorum...
Gazeteci Yazar
Mücahit Mercan