Şimdiye kadar bu konudaki kanıtlarıyla ortaya koyduğum onlarca yazılarımdaki gibi Anadolu ve Trakya’yı bize en kıymetli varlıkları olan canlarını Yüce dinimiz İslam’dan aldıkları imanlarıyla Hakka vererek yurt yapan şanlı Malazgirt zaferinin 953. yıl dönümündeki yazım dada kanıtlarıyla belirttiğim Müslüman Türk ile Kürt ve diğer Müslüman din kardeşler ininde aynı samimiyetle katıldıkları Müslümanların birliğini kendi süfli emellerine karşı tehlikeli gören cismen Türk, Kürt ,Arap bilmem ne bilinseler de ırkı soyu sopu ne olursa olsun tüm aslında Müslümanlara düşman olan Kriptoların(İslam’ın tekniğine göre Münafık olanlardan birliğimizi bozmak için yaptıkları bazı fitnelerden örnekler vermiştim.)
Bu yazılarımda fitnecilerin özellikle dinimizi ve dinimize göre ırkçılık yapanların dinden çıkacağını bilmeyenlerin dinen yasak olan kibirden gelen gururlarını okşayarak kullanarak birliğimizi bozmak için ortaya attıkları yalanlardan biriside Şanlı Malazgirt zaferiyle başlayıp İstanbul’un fethi, Çaldıran 1. Dünya ve bu savaşı ve bu savaşın en büyük muharebesi olan Çanakkale Destanı ,Kurtuluş Savaşı(İstiklal Muharebemiz) ,Kore ve Kıbrıs Barış harekatı için oluşturmaya çalıştıkları bölücülüktür!!!.
Bu bölücü fitneler kıyamete kadar koruyacağımız birliğimizle payidar olmayı kendi istikballer için tehlikeli görenler birliğimizi bozmak için işkembeden attıklarının asılsızlığını 9 sene önce 30.08.2015 Salı günü ”KAĞNI’YA SERİLEN YATAKLA CEPHEYE GÖNDERİLEN KAHRAMAN!!!” başlıklı yazımda;
Bu yazımın muhatapları vatan sevgisinin imandan olduğunu bilenler değildir.!!!
1.derecede Müslümanların kendilerinden misli, misline fazla olan insan ve silah ile diğer imkanlara sahip olan düşmanlarına karşı kazandıkları zaferlerinin imanlarından geldiğini bilmelerine rağmen bunu baltalayarak din kardeşliğimizi ,dolayısıyla bu kardeşliğimizden gelen ve sonuncusunu ruhlarını 1 dolara satan emperyalist uşaklarının kalkışması 15 Temmuzda yüce dinimiz İslam’dan aldığımız imanımızla elde ettiğimiz başarımızı engellemek isteyen iç ve dış gizli düşmanlarımız.!!!
2.si bu hain gizli ve açık iç ve dış düşmanlarımızın bu alçakça planlarına bilinçsizce hizmet ederek dinimizin emirlerine göre dinden çıkartan! Din ve insanlık düşmanı ahmakça vücuda girmesiyle kişinin dünya ve ahiretini berbat eden hastalığa kapılan ırkçılardır!!!
Aslında olup bitenleri çok iyi bilen iç ve dış düşmanlar Osmanlı’nın ulaşım sıkıntıları nedeniyle Asker ihtiyacını olabildiğince bulunulan mahallin ihtiyacına göre en yakını ve mücavirine göre karşıladığını da.!!!
Bu nedenle Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde silah altına alınanların tamamına yakınının kendilerine en yakın cephelere gönderildiğini de aynı şekilde bilmelerine rağmen süffli emelleri nedeniyle bu gerçekleri bilmezden geliyorlar./gelirler.
Bu bilinçli bildiklerini bilmezden gelenler Doğu ile Güney doğuda bulunan Kürt nüfusunun iki mislinden fazlasının Güneydoğu’dan başlayarak Ak deniz bölgesi ve Türkiye genelinde yaşadıklarını da bilirler.
Buna rağmen fitne çıkartmak isteyenlerin kafasını kuma gömen Deve kuşu bilinciyle Kürtlerin özellikle 1. Dünya savaşı, dolayısıyla Çanakkale Zaferiyle 30 Ağustos zaferlerini kazandığımız şanlı destanda olmadıklarını utanmadan, arlanmadan utançlarından yerin dibine de geçmeden yazıp çiziyorlar.!!!
Sonrada kendi vatan hainlikleri ile bilinçsizce uydurdukları bu yalanlara kendileri balıklama olarak atlayıp, cahilleri de bu alçakça emellerine alet ediyorlar!
Oysa o zamanki Osmanlı sınırları içinde bulunan günümüzde Gürcistan, Azerbaycan, Ermenistan’la birlikte geneli Türkiye, Irak, İran ve Suriye sınırları içinde bulunan Kürtlerin tamamı da Osmanlının diğer vatandaşları gibi tüm cephelerdeki savaşlara nüfusları oranında katıldılar.
Bu savaşlara katılan doğu ve güney doğuda bulunanların yanında Anadolu’nun her yerine Çaldıran zaferinden sonra Yavuz Sultan Hanın fermanıyla dağılmış olan Kürtlerde Malazgirt Zaferinden başlayarak İstanbul’un Fethi de dahil O zamandan günümüze kadarki tüm savaşlarda Türk ve diğer din kardeşleriyle birlikte omuz omuza savaşırken Şehit veya Gazi oldular.
Birliğimizin teminatı olan din kardeşliğimizi kendi alçak emelleri için tehlikeli gören vatan ve millet düşmanlarının alçaklığını ortaya koyan yazının uzaması nedeniyle Hakkın rızası ve izniyle devamını Çarşamba günü yayınlayacağım.
O yüce rıza ve bu rızaya uyulmasıyla birliğimizin dolayısıyla ülkemizin kıyamete kadar payidar olması için takip edilmesi dileğiyle.
Rabbim yar ve yardımcımız olsun.
Devamı Çarşamba’ya.
