Üstad Necip Fazıl Kısakürek, vefatının 32. yılında Aksarayda düzenlenen etkinlikle anıldı.
Aksaray Üniversitesi (ASÜ) Konferans Salonunda, Valilik, Aksaray Belediyesi ve ASÜ işbirliğiyle düzenlenen anma etkinliklerinin açılış programı gerçekleştirildi. Programa, Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Orhan Erdem, Eski Tarım Bakanı Sami Güçlü, Vali Şeref Ataklı, Belediye Başkanı Haluk Şahin Yazgı, daire müdürleri ve çok sayıda öğrenci katıldı. Program, Neçip Fazıl Kısakürekin hayatının anlatıldığı kısa filmin izlenmesi ve Kuran-ı Kerim tilaveti ile başladı. Programda konuşan Eski Tarım Bakanı Sami Güçlü, Necip Fazılın hayatından örnekler vererek, O insan, işte o gençleri eğite eğite bir noktaya getirdi. Türkiyenin dönüşümünü sağlayan bir kadronun oluşmasına öncülük etti. 1960 ve 70li yıllarda Türkiyede bu büyük gelişmeyi sağlayan, gençlik üzerinde büyük etkisini ortaya koyan Necip Fazılı bugün 2015 yılında anarken, genç öğrencilerimiz, lise ve üniversiteli öğrencilerimiz, bizim ona niçin bu kadar büyük bir saygı, hürmet beslediğimizi, niçin bu kadar Aksarayda valiliğin, belediyenin ve üniversitenin bir iş birliği yaparak 4 gün boyunca programlar yapıldığını anlamakta belki biraz tereddüt yaşıyordur. Türkiyede, batı medeniyetinden başka bir medeniyetin olmadığı, bu medeniyete mensup olmaktan başka bir çıkışın da olmadığı, Anadolu topraklarında tutunmak için illaki bu medeniyetin üstünlüğünü kabul edip ona tabi olmak, onun kurum, sistem ve inançlarını, değerlerini benimsemenin şart olduğuna inanılan bir dönemde bir adam çıkmış, bu yanlış demiştir. Bu yanlış dediği zaman tek parti iktidarıdır, kendinden başka da hiçbir kimse bu yanlışa sessizce bile olsa evet yanlıştır diyememiştir. 1943te Büyük Doğuyu çıkardığında bu ülkenin semalarında bir yıldızın parladığı söylenir. Bu elbette sembolik anlamda bir ifadedir. Çünkü milletlerin tarihinde, hatta dünya tarihinde ve hatta mikro anlamda bir ferdin hayatında da yıldızın parladığı anlar vardır. Türk Milletinin tarihinde de 1943te Büyük Doğunun çıkması yıldızın parladığı andır. Belki hocası ile kendisi dışında bir yıldızın parladığına kimse inanmıyordu o gün ama aradan geçen zaman içerisinde o yıldızın Türkiyeyi aydınlattığı, ısıttığı, etrafında büyük kitleleri topladığı, daha sonra da Türkiyeyi dönüştürdüğünü görecekti. Nitekim gördü de. Gelelim şimdiki nesle. Onlar buradan nasıl bir ders alacaklar. Büyük insanlar sadece yaşadıkları devirlerde toplumları etkilemezler. Onlar öldükten sonra da o milletin mensuplarını etkilemeye devam ederler. Necip Fazıl bizim aslında geleceğimizi de bir parça aydınlatmaya devam etmektedir dedi.
Aksaray Belediye Başkanı Haluk Şahin Yazgı da, Necip Fazılın her zaman bizim öğretmenliğimizi yapacak değerli bir üstad olduğunu belirterek, Üstad sadece bir yazar, şair değil, aynı zamanda bir gönül insanıydı. Bir aksiyon ve fikir insanıydı. Belki de bizler için bir öğretmendi ki, o zamana hapsedilmemiş her zaman bizim öğretmenliğimizi yapacak değerli bir üstattı. Onun fikirlerinden istifade edenler, onun eserleriyle yetişmiş nesillere müthiş bir özgüven aşılamış, herkesin umudunu yitirdiği bir anda o ayağa kalk, dimdik doğrul ve sevin diyerek şahlandırmıştı nesli. Necip Fazılın duruşu, tavrı, edası, öz güveni, davasına olan sadakati, davasına olan kendi deyimi ile kalemine mürekkep yerine ciğerinden kan çekerek ortaya koyduğu çilesi kendi başına en büyük eseriydi. Herkesin sustuğu, susturulduğu bir ortamda üstad cesaretiyle konuşuyordu. Ülkemizde batılılaşma adıyla yozlaşmanın başladığı, bizi biz yapan değerleri kaybetmeye başladığımız bir dönemde, inandıkları ve davası uğruna mücadele etmeye başlamış ve büyük doğunun önemini bizlere, hepimize anlatmıştır şeklinde konuştu.
Vali Şeref Ataklı da, etkinliğin Necip Fazılı anma ve yeniden gençliğe tanıtma amacıyla düzenlendiğini söyledi. 70li yıllarda yaşayan gençliğin Necip Fazılın fikri ve edebi atmosferi içinde büyüdüğünü belirten Ataklı, O dönemde yaşayanlar Necip Fazılın çileli hayatını bilirler. Ancak 1990dan sonra yetişen nesillerimiz onunla ve eserleriyle yeterince tanışamadılar. Bizler de milletimizin son dönemlerindeki fikir ve edebiyat serüveninde çok önemli bir etkiye sahip olan mümtaz kişiliği yeniden hatırlayalım istedik. 4 gün sürecek etkinliklerde Necip Fazılın eserleri, fikri edebi ve siyasi yönleri anlatılacak. Katılımlarınızdan dolayı teşekkür ediyorum dedi.
Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Orhan Erdem ise, geçmişte yaşayan önemli kişilerin tecrübelerinin geleceğe aktarılması gerektiğini belirtti. Necip Fazılın çok çileli bir hayat yaşadığını aktaran Erdem, Necip Fazılın hayatını incelerken hep şunu soruyorum. Biz onun katlandığı zorluklara ne kadar katlanabilirdik. İnanın başında pes ederdik. O tarihlerde tek partili dönem vardı ve kararlar çok kolay alınabiliyordu. Necip Fazıl, o dönemde dik durabiliyor, konuşuyor zulme karşı geliyordu. Belki onun gibileri sayesinde çok partili döneme geçme imkanı oldu. Belki Necip Fazıllar gibi o dönemin mücadelecileri olmasa biz bugün bile farklı durumlar yaşayabilirdik. Onun yetiştirdiği nesil de bugün çok demokratik bir Türkiye ve İslam coğrafyasına örnek olmaya çalışıyor. O nedenle kendisi çok önemli ders alacağımız bir insan diye konuştu.
Konuşmanın ardından Kısakürekin hayatının anlatıldığı sempozyum yapıldı.