Tarih: 04.04.2014 00:00

Proje yazmanın formülü: faaliyet, maliyet, kabiliyet

Facebook Twitter Linked-in

Ulusal Ajans (UA) ve Konya Ovası Projesi’nin (KOP) Erasmus+ olarak adlandırılan Gençlik Programları, Mühendislik Fakültesi Konferans Salonu’nda düzenlenen bir toplantıyla Aksaray Üniversitesi (ASÜ) öğrencilerine tanıtıldı. Toplantıda KOP’un faaliyetleri ve öğrencilere yönelik sunulan Avrupa fırsatlarına dair detaylı bilgiler sunuldu. KOP İdaresi Başkanlığı Koordinatörü ve Ulusal Ajans Eğitmeni Ahmet Katıksız gençleri önemsediklerinin altını çizdi. “Mesele artık bir üniversite mezunu olma meselesi değil; gençlerin kendilerine ne kattığı meselesidir” diyen ve gelişim sürecinin tamamen kişinin kendisinde bittiğini kaydeden Katıksız, “KOP İdaresi olarak bölge içerisinde, bireylerin ihtiyaçları ve ilgi alanlarına göre eğitim planlamaları yapacağız. Bunların projelendirilmeleri yapıldı ve ilgili yerlere sunuldu. Bu projeler kabul görürse 4-5 gün sürecek “Liderlik Eğitim Programı”, “Takım Programı” ve “Proje Yazma Eğitimi” gerçekleştireceğiz” dedi. Özellikle proje yazma konusuna değinen Ahmet Katıksız, projeciliğin artık 21’inci yüzyılın gerçeği olduğunu vurguladı. Türkiye’de ve dünyada eskiden, kamu ve özel olmak üzere iki sektör olduğunu, şimdi ise bunlara Sivil Toplum Sektörünün de eklendiğini belirten Katıksız, şöyle devam etti: “Bu sektör devasa şekilde büyüyor. Bireyler artık kendi Sivil Toplum Kuruluşlarını kuruyor, kendi projelerini yazıyor ve yaşamlarını bunlar doğrultusunda idame ettiriyor. Proje yazmak çok keyifli bir iştir ve formülü ‘faaliyet, maliyet, kabiliyet’ olarak özetlenebilir. Projede önce hangi faaliyetlerin yapılacağı, sonra bu faaliyetlerin maliyetlerinin ne olacağı ve sonra da kimlerle bu işlerin yapılacağı yazılıyor. Yani mesele bir denge işi ve bu anlamda proje yazmaktan korkmamak gerekiyor.” ASÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Acar da, eski yıllara kıyasla gençlerin elindeki imkânların şimdi çok daha fazla olduğunu belirtti. Dünyada sınırlı ve kıt olan imkânları paylaşmanın iki yolu olduğunu vurgulayan ASÜ Rektörü, “Ya zorla, savaşarak, işgal ederek paylaşabiliriz yahut gönüllük esasına göre ticaretle, yatırımla, turizmle paylaşabiliriz. Avrupa ülkeleri tarih boyunca birbirleriyle ciddi biçimde savaştılar. 30 Yıl Savaşları, Napolyon Savaşları, Mezhep Savaşlar. Avrupa’da kan gövdeyi götürdü. Ancak daha sonra akil insanlar “Savaşmanın faydası yok, gelin sınırları kaldıralım ve bir Avrupa Birliği kuralım, kaynakları gönüllülük esasına göre paylaşalım” dedi. Avrupa Gençlik Projesini öneren akil insanlar da, “Biz gençleri birbirleriyle tanıştırabilirsek gerek Avrupa’da, gerekse Avrupa dışı bölgelerde savaşma ihtimalini azaltırız” diye düşündüler. Bu nedenle milyonlarca Euro kaynak ayırıyorlar ve istenilen şey proje yazmak” dedi. Uygarlığın ancak barış ve istikrar dönemlerinde kurulduğunu, bugün harika mimari eserlerin, edebi eserlerin, sanatsal eserlerin barış ve istikrar dönemlerinin ürünleri olduğunu kaydeden Prof. Dr. Mustafa Acar, “Savaşarak ancak birbirimizi yok ederiz” dedi. Rektör Acar’ın konuşması özetle şöyle: Bu manada Avrupa Birliği bir barış projesidir. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra, Avrupa Birliği’nin kurulduğu günden bu yana Avrupa Birliği üyeleri arasında savaş olmamıştır ve bu başlı başına bir başarı öyküsüdür. Türkiye, Avrupa Birliği hedefini ciddiye almalıdır. Sonunda tam üyelik olsa da, olmasa da; uluslararası standartları yakalamak, insan hak ve özgürlüklerinin tadına varmak, ekonomik olarak refah seviyesi yüksek bir ülke haline gelmek bizim için önemli. Avrupa vatandaşı buna ne kadar layıksa, Türk vatandaşı da o kadar layıktır. Gençlik programlarına, Erasmus Değişim programlarına, Avrupa ve Amerika’ya Öğretim Üyesi gönderme programlarına üniversite olarak çok önem veriyoruz ve mümkün olduğunca bunları teşvik ediyoruz” dedi. Yapılan konuşmaların ardından KOP İdaresi Başkanlığı Koordinatörü ve Ulusal Ajans Eğitmeni Ahmet Katıksız öğrencilerin sorularını yanıtladı ve bazı programlarının başvuru şartları, süreleri ve içeriklerini anlattı.

 

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —