Aksaray Üniversitesi Konferans Salonu’nda Yeşil Doğa Derneği tarafından düzenlenen Kardeşi Kardeşe Tanıtma Programı’nda İran coğrafyasında yaşayan Türk kültür değerleri tanıtıldı

Aksaray Üniversitesi (ASÜ) Konferans Salonu, Yeşil Doğa Derneği tarafından düzenlenen “Kardeşi Kardeşe Tanıtma Programı” kapsamında önemli bir kültürel etkinliğe ev sahipliği yaptı. Programda, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Kafkasyalı tarafından “İran Coğrafyasında Türk Kültür Değerleri” konulu kapsamlı bir konferans verildi. Etkinliğe akademisyenler, öğrenciler, STK temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Yeşil Doğa Derneği Başkanı Abdulkadir Ay, dernek olarak sadece doğa ve çevre alanında değil, kültürel ve toplumsal birlikteliği güçlendirmeye yönelik çalışmalar gerçekleştirdiklerini söyledi. Ay, özellikle “Günayım Anadolu” projesinin İç Anadolu’yu yeniden canlandırma hedefi taşıdığını belirterek, şu ifadeleri kullandı: “Gençlerimiz büyük şehirlere göç ediyor, yatırımlar azalıyor, sosyal bağlar zayıflıyor. Biz bu döngüyü kırmayı amaçlıyoruz. Projemiz, Kırşehir’den Niğde’ye, Aksaray’dan Nevşehir’e uzanan bir gönül ve değerler hareketidir.” Ay, gençlere yeni ufuklar kazandırmayı, bölge şehirleri arasında kültürel ve ekonomik dayanışmayı artırmayı ve Anadolu’nun köklü kültürel mirasını gün yüzüne çıkarmayı hedeflediklerini ifade ederek, “Bu proje yalnızca bugünü değil, geleceğimizi inşa etme çabasıdır” dedi.

İran’da 30-40 milyon arasında Türk bulunuyor

Program kapsamında Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Kafkasyalı, “İran Coğrafyasında Türk Kültür Değerleri” başlıklı bir konferans verdi. Prof. Dr. Kafkasyalı konuşmasında; İran coğrafyasında Türk varlığının tarihsel köklerini, Gaznelilerden Selçuklulara, Harzemşahlardan Safevilere uzanan Türk devletlerini, Kaçkar Hanedanlığı dönemine kadar süren Türk yönetim geleneğini ve İran’da yaşayan Güney Azerbaycan, Kaşkay ve Horasan Türkleri gibi toplulukların kültürel mirasını haritalar, belgeler ve tarihsel kaynaklar eşliğinde aktardı. Konuşmasında Atatürk’ün 1933’te söylediği “Dil bir köprüdür, inanç bir köprüdür, tarih bir köprüdür” sözlerini hatırlatan Kafkasyalı, kültürel coğrafyanın siyasi sınırlarla sınırlanamayacağını vurguladı. Prof. Dr. Kafkasyalı, İran Türklerine yönelik tarihsel süreci anlatırken Türk kültürünün bölgede güçlü bir iz bıraktığını, ancak çeşitli dönemlerde bu varlığın arka plana itildiğini belirtti. Konuşmasında İran’daki Türk nüfusuna da değinen Kafkasyalı, uluslararası verilere göre ülkede 30–40 milyon arasında Türk bulunduğunu, bunun da nüfusun yaklaşık üçte birine karşılık geldiğini söyledi. Kaşkay Türklerinden Güney Azerbaycan’a kadar bölgede yaşayan Türk topluluklarının kültür, müzik, edebiyat ve geleneklerini örneklerle aktaran Kafkasyalı, İran’daki Türk kimliğinin güçlü bir tarihsel temele sahip olduğunu vurguladı.

İran Türklüğü, Türkistan ve Anadolu arasında bir köprüdür

İran Türklüğü’nün Türkistan Türklüğü ile Türkiye arasında seçeneği olmayan bir köprü olduğunu kaydeden Prof. Dr. Kafkasyalı, şunları söyledi: “Anadolu'nun talihi bu köprünün açıklığı ve kapalılığı ile ilgilidir. Bu köprünün açık olduğu yıllarda Türkler Tuğrul Bey'in, Alparslan'ın, Melikşah'ın, Kanuni'nin dönemlerinde olduğu gibi Türkistan'dan aldığı güçle Avrupa içlerinde bile dokunulmaz olmuştur. Bu köprü kapatılalı beri Anadolu'da bile huzur bulamamışız. Bu çok önemlidir. İran Türklüğü tarih boyunca Anadolu Türklüğünün kaynağı olmuştur. Sanat, kültür,

edebiyat, müzik, minyatür, halı, mimari hepsini de biz oradan almışız.” Konferansın ardından Yeşil Doğa Derneği Başkanı Abdulkadir Ay, günün anısına Prof. Dr. Ali Kafkasyalı’ya hediye takdiminde bulundu.