Somuncu Babamızın Şehri, Şehri Suleha Aksaray’ dan güzel ülkemin güzel insanları ve bütün mümin kardeşlerime,

Selamün Aleyküm;

Bismillahirrahmanirrahim,

23 Nisan Perşembe günü kılacağımız teravih namazının ardından 24 Nisan Cuma günü tutacağımız ilk oruç ile manevi derecesi çok yüksek ve kazancı pek büyük, rahmet, bereket ve mağfiret iklimi olan Ramazan ayına kavuşuyoruz inşallah. Çok özel manevi ikramlarla bezenerek seçilmiş bir ay olan Ramazan-ı Şerif; teravih namazlarıyla, sahurdaki güzellikleriyle, hatimleriyle, mukabelelerde okunan Kur'ân-ı Kerîm tilâvetleriyle, iftar anının heyecanıyla, Kadir gecesindeki mânevi coşkusuyla, hayır ve hasenatıyla, fitre ve zekâtıyla, bayram sabahı neşesiyle yaşadığımız bir ömrün hasat vaktidir.

Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem’in “evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennemden kurtuluş” olarak müjdelediği Ramazan-ı şerif, ayların en faziletlisidir. Ramazan-ı şerif; Oruç ayıdır, Kur’an ayıdır. Kur’ân-ı Kerîm’in inişi bu ayda başlamıştır. Ramazan ayı Allah Teala’ya itaat ve ibadet, iyilik ve ihsan, mağfiret, rahmet ve ilâhî rızâya ulaşma ayıdır. Ramazan-ı şerif içinde bin aydan hayırlı “Kadir gecesi” bulunmaktadır. Ramazan ayı mümin kulun din ve dünya işlerini düzeltmesine yardımcıdır. Duaların Cenâb-ı Hak tarafından çokça kabul edildiği bir aydır. İftarlar ve yardımlar sebebiyle akrabalık, dostluk ve komşuluk haklarının ihya edildiği bir aydır. Gündüzleri oruçla, geceleri teravih namazlarıyla ihya edilen Ramazan ayının son on gününde birde itikâf sünneti vardır. Hz. Âişe validemiz Radiyallahu anha, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’ in ömrü boyunca her Ramazan ayının son on gününü itikafla nasıl geçirdiğini şöyle anlatmıştır: “Hz. Peygamber, Ramazan’ın son on günü girdiğinde; gecesini ibadetle geçirirdi, ailesini de uyarırdı, ibadet için diğer zamanlardan daha fazla gayret gösterirdi.” (Müslim, İtikâf, 7)

Muhterem Kardeşlerim,

Bir imtihan olarak Ülkemizin, Devletimizin ve Milletimizin büyük mücadele verdiği Korona virüs salgını; bu yıl Ramazan ayında da bizleri Camilerimizden, Cemaatle eda ettiğimiz Teravihlerimizden, İftar sofralarımızda bir araya gelmekten, akraba, komşu ve arkadaş ziyaretleri gibi nimetlerden mahrum bırakmıştır. Elbette teravihlerimizi evde kılabiliriz, mukabeleleri yayınlar aracılığıyla takip edebiliriz. Her gün Kuran-ı Kerimi mutlaka okumalıyız. Bunlarla birlikte Korona virüsü nedeniyle tüm Ülkemiz genelinde bizler için alınan tedbirlere uymamız çok önemlidir. Ülkemizin ve Aziz Milletimizin üzerindeki bu salgının biran evvel kalkması ve sağlık, sıhhat ve afiyet içerisinde özlemini çektiğimiz nimetlerimize tekrardan kavuşmak için çokça dua etmeliyiz.

Kıymetli Müslümanlar, Ramazan-ı Şerif, sosyal yardımlaşma ve dayanışmanın toplum hayatında yoğunluk kazandığı, malî ibadetlerin bolca yapılmasıyla (zekât ve fitrelerle) fakirlere yardım elinin uzatıldığı bir aydır. Bununla ilgili olarak Türkiye Diyanet Vakfımız sizlerin zekât, fitre emanetlerinizi ve bağışlarınızı ihtiyaç sahiplerine ulaştırma konusunda büyük bir titizlikle çalışmalarını yürütmektedir. Zekât, Fitre ve bağışlarınız için Müftülüğümüze, Diyanet Vakfı Aksaray Şubemize gelebilir, dilerseniz bir telefonla ulaşarak emanetlerinizi Vakıf görevlilerimize evinizden, iş yerinizden teslim ederek ihtiyaç sahiplerine gönül rahatlığıyla ulaştırabilirsiniz. Rabbimiz; şimdiden yapacağımız ibadetlerimizi, dualarımızı, tövbelerimizi, yakarışlarımızı ve vereceğimiz zekât, fitre ile hayır ve hasenâtlarımızı dergah-ı ulviyesinde makbul eylesin inşallah.

Bu duygu ve düşüncelerle, tüm Aksaraylı halkımızın ve İslam âleminin mübarek Ramazan ayını tebrik ediyorum. Ramazan ayının bereketinden istifade ederken Koronavirüs sebebiyle Ülkemizde alınan tedbirlere önemle uyulmasını ve tez zamanda sağlık, sıhhat ve afiyetle birlik, beraberlik içinde Ramazan Bayramı’na ulaşıp idrak etmeyi ve daha nice mübarek Ramazan aylarına kavuşmayı diliyor, bu ayın Ülkemize ve İslam âlemine huzur getirmesini tüm kalbî duygularımla Rabbimden niyaz ediyorum.

    Cemalettin BAL

  Aksaray İl Müftüsü